Matematik çoğu zaman, sessiz bir sınıfta tek başına çalışan bir öğrenci imajıyla anlatılır.
Sorular çözülür, sonuçlar bulunur, defter kapanır…
Ama bu görüntü, matematiğin gerçek doğasını yansıtmaz.
Matematiğin en büyük ilerlemeleri, birlikte düşünen insanlar sayesinde gerçekleşti.
Hepsi bize şunu gösteriyor: Matematik yalnız yapılabilir, ama büyük matematik asla yalnız yapılmaz.
Nörobilim araştırmaları, fikirlerin başka biriyle tartışıldığında beyindeki sinir bağlantılarının güçlendiğini ortaya koyuyor.
Bir kavramı başkasına anlatmak, hem anlatanın hem dinleyenin zihinsel modelini geliştiriyor.
Yani matematik konuşarak, tartışarak, birlikte çözümler üreterek büyüyor.
Sınıfta ve Evde İşbirliği Kültürü
İşbirliği demek, herkesin aynı yöntemi kullanması demek değildir. Tam tersine, farklı düşünme biçimlerinin buluşmasıdır. Bir öğrencinin geometriyi şekiller üzerinden anlaması, diğerinin cebirsel ifadelerden ilerlemesi… Bu çeşitlilik, matematiğin zenginliğini ortaya çıkarır.
Paul Erdős’ün ünlü bir sözü vardır:
“Matematik, birlikte oynanan en güzel oyundur.” Eğer çocuklara matematiği yalnız bir yük değil, ortak bir keşif olarak sunarsak; hem motivasyonlarını hem de yaratıcılıklarını kat kat artırabiliriz.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.